Ana içeriğe atla

Muhafazakâr DNA*

Evrim kavramı, bilinen canlılığın oluşum ve farklılaşma (saçaklanma) ilkelerini akla getirir. Neden sonra hemen her şeyin değişerek gelişme sürecine atıf yapmak için kullanılır olmuştur. Bu kavramın biyolojideki komşusu kalıtımdır. Kalıtım, canlılığın bir aktarımın ürünü olduğu fikrinden yola çıkarak bir kuşaktan diğer kuşağa belirli bir türün nasıl tutarlı bir karakteristikle devam ettiğine, türlerin nasıl birbirine karışmadığına dikkat çeker. Kalıtılan şey neyse, yapısal bir sürekliliğinin-korunan bir canlı yapısının-nedeni sayılmıştır. Yine biyolojide kalıtım ve evrim kavramları arasındaki ilişkiyi açıklamaya çalışan bilim dalına da genetik denir. Bu kavramın kökeninde ise "köken ve oluşum" vardır. Canlılığın kökenini araştıran bu alan, RNA ve DNA yapılarını keşfetmiş ve "biyolojik düzenlilik" fikrinin Pandora kutusunu aralamıştır.

Evrimin Dört Boyutu
E. Jablonka ve M.J. Lamb
Çeviri: M. Doğan
Boğaziçi Üniversitesi Yayınevi, 2007

* Yıldız, T. (2013). Muhafazakâr DNA. Altüst, 10, 70-71. (.PDF)

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Gelişimsel psikolojiye ilk bakış* (Video)

Bu bölümde; gelişimsel süreçler, gelişimsel değişme ile ilgili temel kavramları ve yaşam boyu gelişim anlayışının temel ilkelerini ve nasıl araştırılması gerektiği konusunu gözden geçireceğiz. Ayrıca gelişimsel psikolojinin tarihini ele alacağız. * Yıldız, T. (2024). Gelişimsel psikolojiye ilk bakış. S. Karakelle ve T. Yıldız (Ed.),  Gelişim Psikolojisi  (s.1-25) içinde. İstanbul: İstanbul Üniversitesi Yayınları. ( .PDF )

Bilimsel teori, yasa ve hipotez nedir?*

“Adso, her şeyin cevabını bilseydim, Paris’te ilahiyat öğretiyor olurdum.” William of Baskerville, Gülün Adı “Bir şey teoriyse hakikat değildir” diye yaygın bir küçümseme ifadesi var. Bu ifade, son günlerde yeniden alevlenen “avam evrimcilik-yaratılışçılık” atışmasında yine dillere pelesenk edildi. Aslında tespit doğru ama niyet edildiği manada değil. Önce şunu açıkça belirtmekte fayda var: Biliminsanları, hakikate doğrudan ulaşmanın değil, hakikate yaklaşmanın mümkün olduğunu düşünürler. Evet, özellikle modern bilim, her şeyin bilinebileceğini umar ancak bu yolla hakikate yaklaşmanın sonsuz bir çaba olacağını da bilir. Hakikati bilmeye çalışırken, her zaman bilmediğimiz şeyler karşımıza çıkacaktır. O yüzden bu yol bitmez. İşin felsefesi bu. Teori nedir ne değildir, bunu açıklamaya geçmeden evvel yine dillere pelesenk edilen başka bir kalıp ifadeyi daha analım: "Teori kanıtlanırsa yasa olur." Bilimde böyle bir şey yok. Kim uydurmuşsa artık. Teori, kanıt ve yasanı...

Boyut değiştirerek eşleme görevinde boyutlar aynı objenin sıfatları olursa üç yaş çocuklarının performansı artar mı?*

Özet Boyut Değiştirerek Kart Eşleme (BDKE) görevi, bir kural kullanımından diğerine geçiş becerisini (bilişsel esneklik) ölçer. Üç yaş çocukları, literatürde yaygın olarak kullanılan bu görevde genellikle başarısız olurlar. Ancak görevde kullanılan kartlardaki şeylerin boyutları ayrıştırıldığında üç yaşların performansı yükselmektedir. Bu fenomene dair iki yakın hipotez söz konusudur: Yeniden tanımlama ve zihinsel dosyalar. Bu çalışmanın amacı, BDKE görevi üzerinde yapılan farklı manipülasyonlarla bu iki hipotezi sınamaktır. Çalışmaya katılan üç yaş çocuklarına (N = 38), orijinal BDKE ve buna özdeş objelerin kullanıldığı bir versiyon ile kart yerine sürekli bir objenin ve buna özdeş kartların kullanıldığı iki versiyon daha olmak üzere dört görev uygulanmıştır. Sürekli şeyin kullanıldığı versiyonlarında eşleme o şeyin iki özelliği üzerinden yapılmıştır. Sonuçta bu görevler arasında anlamlı bir fark gözlenmemiştir. Ancak grup 42 aydan küçük ve büyük üç yaşlar olarak ikiye ayrıldığında, ...